Hukuk

Yasal Olarak Evlatlıktan Reddetmek Mümkün Mü?

Dizilerde, filmlerde hatta gerçek hayatta sıkça duyarız seni evlatlıktan reddediyorum, mirasımdan zırnık bile alamazsın. Peki, gerçek hayatta çocuğunuzu evlatlıktan reddedebilir misiniz? Öncelikle şunu belirtmekte fayda var bizim hukukumuzda evlatlıktan reddetmek diye bir kavram ve bu kavrama bağlanmış hukuki sonuç yok. İsteseniz de istemeseniz de çocuğun anne babası olarak kalacaksınız.  Çocuğunuzla aranızdaki bağ doğumla ya da hakim kararıyla kurulur dolayısıyla da artık istemiyorum sen benim çocuğum olma diye evladınızı evlatlıktan çıkaramazsınız.

Evlatlıktan çıkaramazsınız belki ama mirasçılık sıfatından çıkarabilirsiniz böylece mirasınızdan pay alamaz. Buraya açıklık getirmeden önce mirasçınız olmayan kimseleri isteseniz de mirasçılıktan çıkaramazsınız ayrıca buna gerek de yoktur. Mirasçılıktan eş, çocuk, torun, üst soy (anne, baba), yan soy(abi, kardeş, abla) çıkarılabilir.

Miras Hukuku’na göre miras bırakan aşağıdaki durumlar varsa mirasçısını mirasçılıktan çıkarabilir.

1.Mirasçı,  miras bırakana veya miras bırakanın yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemişse;

Buradaki suç kavramı ceza hukukunda karşımıza çıkan suç değildir dolayısıyla da bir ceza mahkumiyeti gerekli değildir. Buradaki ağır suç; aile hukukundan doğan ilişkilerin zarar görmesi, aile bağlarını koparacak düzeyde olayların olması ya da aile bağlarının tamamen kopmasıdır. Bu tür davalarda Yargıtay miras bırakanın dövülmesi, hakarete uğraması, iftiraya uğraması, eşin aldatılması gibi sebepleri mirasçılıktan çıkarma sebebi olarak görmektedir.

Söz konusu maddeye göre, yoruma açık başkaca husus ise miras bırakanın yakınlarında birine de bu ağır suçun işlenebilir olmasıdır. Yani miras bırakan ile bu kişinin kan bağı olmayabilir belki ama ailesi gibi gördüğü birine karşı da mirasçı ağır suç işlemişse bu durumda da miras bırakan mirasçısını mirasçılıktan çıkarabilir. Burada önemli olan “yakın” kelimesiyle ortaya konan ilişkinin açık olmasıdır başkaca bir şarta gerek yoktur.

2.Mirasçının, miras bırakana veya miras bırakanın ailesi üyelerine karşı aile hukukundan doğan yükümlülüklerini önemli ölçüde yerine getirmemişse

Aile olunmasından kaynaklanan yükümlülüklerimiz ve sorumluluklarımız vardır. Bu yükümlülükler Türk Medeni Kanunu’ nda düzenlenmiştir. Bu yükümlülükler genel olarak bakım, eğitim, destek, dayanışma ve nafaka yükümlülüğüdür. Dayanışma yükümlülüğünde; ailedeki ana, baba ve çocuklar, ailenin huzurunun ve bütünlüğünün sağlanması için birbirine yardım etme, saygı ve anlayış gösterme yükümlülüğüne uymalıdır. Nafaka yükümlülüğünde ise yardım edilmemesi durumunda yoksulluğa düşecek alt soy, üst soy ve yan soya nafaka vermekle yükümlüdür. Bu sayılan yükümlülükleri yerine getirmeyen mirasçı, miras bırakan tarafından mirasçılıktan çıkarılabilir ve hak sahibi olamaz. Ancak mirasçılıktan çıkarılanın alt soyu bu miras payına sahip olabilir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu